Yunanca (İoeides), menekşe renkli sözcüğünün türevidir. İyot, tiroid bezleri hormonlarının üretiminde kaçınılmaz bir elementtir. Kuzey Denizi'nin dalgaları kıyıları döverken, bir problemin yanıtını da birlikte getiriyordu. Almanya'nın Bavyera bölgesinde guatr hastalığı o kadar yaygındı. Guatr hastası olmak milli kıyafetleri giymek ya da ayakkabı boyamak gibi normal bir olay sayılıyordu. Oysa hastalığa ülkenin kuzeyinde ise, hemen hiç rastlanmıyordu. Bunun nedenini bilim adamları ancak geçen yüzyıl içinde anlayabildiler. Deniz suyu ve kıyı toprakları, Bavyera'nın milyonlarca yıllık topraklarına oranla çok daha yüksek miktarda iyot içermekteydi. İyot, tiroit bezlerinin hormon üretimi için çok aranılan bir maddedir. Eğer besinlerimizde eksikliği hissedilirse, bünye bunun eksikliğini telafi etmek ister. Durmadan daha çok üretir, giderek büyümeye başlar, sonunda guatr dediğimiz rahatsızlık ortaya çıkar.
İyotun önemi:
Yapılan bir istatistik, Alman halkının yüzde 15'inin, guatr hastası olduğunu göstermiştir. Guatr, bazen ilk bakışta farkedilemeyebilir ve boynun iç tarafına doğru büyür. Bavyera'da, balık gibi iyot içeren besinler her mevsimde satıldığı halde, bu eyaletteki guatrlı sayısı, kuzey bölgesindekinden daha fazladır. Guatrın önlenmesi için iyotlu sofralık tuzlara önem veriliyor. İsviçre'de kullanılan tuzların yüzde 93'ü iyotlu iken Almanya'da bu oran, yüzde 20'dir. İyotlu haplar ise, guatr hastalığının önlenmesinde yararlı olmakta, ancak hastalığı tedavi etmemektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder