Hap, ilaç veya çeşitli keyif verici maddelere karşı zorunlu olarak ruhsal ve bedensel bağımlılık halidir.
Tutku, mutlaka eroin gibi maddelere olan bağımlılıkla ortaya çıkmaz. İnsanın klasik bağımlılık halleri de vardır. Örneğin, hasret duygusu, kıskançlık, temizlik merakı, intikam ya da iktidar hırsı da tutkuya dönüşebilir. Bu nedenledir ki, konuyla ilgilenen uluslararası uzmanlar Dünya Sağlık Örgütü'nün tavsiyesine uyarak kendi kendilerini bu görevden affetmiş bulunuyorlar. Konu, şimdi sadece uyuşturucu sorunu uzmanlarınca ele alınmaktadır.
Eldeki istatistik sayıları, insana dehşet verecek niteliktedir. Örneğin, Almanya'da Sağlık Bakanlığı araştırma kuruluşunun raporuna göre, sadece bu ülkede alkol bağımlısı milyonlarca insan yaşamaktadır. Bunun üçte ikisini erkekler, üçte birini kadınlar oluşturmaktadır. İlaç ve çeşitli haplara bağımlı olarak yaşayanların sayısı da çok fazladır. Bunların içinde kadınlar, erkeklerden fazladır. Bu arada bağımlı gençlerin ve çocukların sayısının ürkütücü boyutlarda arttığı izlenmektedir. Yaşı 13 ile 60 arası binlerce Alman vatandaşının kuvvetli hap alışkanlığının bağımlılığa dönüştüğü saptanmıştır. Günde 15'ten fazla sigara içen Almanların sayısı da çok fazladır.
Bu arada, şimdiye dek bilinmeyen yeni eğilimlerin de giderek artmakta olduğu saptanmıştır. Oyun (kumar), oburluk, sıskalık tutkusu gibi. Bu tutkuların da bir hastalık olduğu kuşkusuzdur. Fakat diğerlerinin aksine, durumlarını açıklamaktansa, susmayı yeğlemektedirler. Açıklayıp yardım isteyince, mutlaka alıştıkları şeyden vazgeçmek gerekeceğini bilmekte, oysa vazgeçemeyeceklerini düşünmektedirler. İlaç bağımlılarında en büyük sorun da budur. Hasta bağımlılığın verdiği ıstırap, duyduğu keyif ve geçici tesellinin yanında dayanılmaz derecede ağır bastığı zaman tedaviye gitmek zorunda kalıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder