Yunanca çözüştürme, süzme anlamında sözcükten türetilmiştir. Yapay böbrek, kişinin makina ile zoraki evliliğine benzetilmiştir. Türkiye'de yaşamını suni böbrek (böbrek makinası) ile sürdüren binlerce hasta bulunmaktadır. Bunların içinde bir çok böbrek nakli bekleyen hasta da bulunmaktador. Böbrek nakli için ortalama bekleme süresi 3 yılı bulmaktadır.
Diyaliz, böbrekler, (Kana karışan zehirli ve atık maddeleri artık ayırıp süzemeyecek kadar) rahatsız olduğu zaman hayat kurtaran bir olanaktır. Diyaliz aygıtı şöyle çalışır: "Vücuttan kanı amer, emilen kan pompa ve filitre sistemiyle iletilerek zehirli maddelerden arıtıldıktan sonra yeniden hastanın damarlarına sevkedilir."
Diyaliz makinesinin riskleri: Diyaliz, kandaki zehirli maddeleri, sağlıklı bir böbreğin hassas ince filtreleri kadar mükemmel süzüp arıtamaz.
Sonuçları: Diyaliz makinesi ile vücuda daha çok alüminyum karışır. Bu madde vücutta birikir. Kalp ve damarlar da daha çok yüklenim altındadır. Çoğu hastalarda bunun belirgin (Kemik, eklem ağrıları, kas çekilmesi, konuşma bozuklukları gibi) şikayetlerine rastlanır.
Geliştirilmiş diğer bir metod daha vardır. Periton diyalizi adı verilen bu yöntemde hastanın karnında kanı yumuşak yıkama deniyor. Hastanın karın boşluğuna plastik bir hortum yerleştiriliyor. Hortumun bir ucu karındaki kapakçığa bağlı bulunuyor. Burada yapay maddeden üretilmiş bir torbacık bulunmaktadır. Hasta dikkati çekmeden bu aygıtı giysilerinin altında taşıyabilmektedir. Torbacığın içinde iki ile üç litre arasında mikropsuz bir sıvı bulunmakta, karnın üzerinden yavaş yavaş karın boşluğuna akıtılmaktadır. Karın zarında bulunan birçok ince damar aracılığıyla bu arada hastanın kanı arıtılmaktadır. Karın zarı böylece bir tür yedek böbrek işlevi görmektedir. Diyaliz cihazından çok daha iyi bir yöntemdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder