Kadınların en büyük sorunlarından biri olan aşırı tüylenme, kimi zaman sosyal ortamlarda yüz kızartıcı boyutlara varabiliyor.
Genetik olarak bir yapısal bozukluğu olmayan kadınların pek çoğu tüylenme sorununa karşı sir ağdayı uyguluyor. Eskiden kullanılan Şeker ağdası, artık günümüzde tahtını sir ağda’ya kaptırmış durumda. Bunun nedeni ise, tüylerin çıkış sürelerinin şeker ağda’ya oranla daha uzun olması ve daha steril bulunması.
Hormonal bir sorundan dolayı aşırı tüylenmesi olan bayanlar ise lazer epilasyonu tercih ediyorlar. Lazer epilasyon kalıcı çözüm üretse bile, bazı tehlikeleri de yok değil. Özellikle yüz bölgeleri için yapılan lazer uygulaması için, gideceğiniz merkeze ve lazer cihazlarına çok dikkat etmelisiniz. Çünkü pek çok bayanda lazer sonrası oluşan yanıklar kalıcı hasarlar bırakabilmekte. Yüz bölgesindeki tüyler canınızı sıksa bile, bu karara çabuk varmamanızda çok büyük fayda var!
Ağda artık evde de yapılıyor...
Bayanların en büyük sorunu olan tüylenme, artık evlerde çözüm buluyor. Değişik markalara ait hazır sir ağda bezleri, hayatı kolaylaştırıyor ve saat kaç olursa olsun sizi kuaföre gitme derdinden kurtarıyor. Tabi ki ağdayı nasıl yapacağınızı bilmeniz de gerekiyor! Milliyet’in haberine göre, en hassas bölgelerimizden olan yüzümüzde çene ve bıyık bölgesi daima sorun olur. Bu tüylerden kurtulmak için öncelikle cildimizi bir temizleyici yardımıyla temizliyoruz. Sonrasında ağdamızı kılların çıkış yönüne doğru sürüyoruz. Tek kullanımlık kağıt pedi ağdanın üzerine yapıştırıp, elimizle bastırıyoruz. Kılın çıkış yönünün tersi tarafa doğru ise hızlı bir şekilde çekiyoruz.
Tüy alma işleminin ardından mutlaka ağda yapılan bölgede kalan ağdaları temizlemek için dezenfekte etmemize yarayan ürünleri kullanıyoruz. En son işlem ise ciltte oluşabilecek hassasiyeti önlemek adına cildi rahatlatan yatıştırıcıyı uygulamak..
Konuyla ilgili aramalar: tüylenme problemi , tüylenme sorunu , ağda ile tüyleri almak , evde ağda uygulaması , yüz kılları ve bıyık almak , lazer epilasyona dikkat , bayanlarda kıllanma
--> GÜZELLİK, SAÇ VE CİLT BAKIMI SAYFASINA DÖN <--
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder